Yapay Gelecek
Bir
filmin esinlendirdiği tekinsizlik – Yapay zekâ insanlığın sonu mu?
2030’da 1000 dolarlık bilgisayar 1000 insanın
belleğine eşit olacak. 2050’deyse yine 1000 dolara dünyadaki tüm insanların
toplam beyin gücünden daha fazlası satın alınabilecekmiş.
Arama motorları bize insanların sadece ne düşündüğünü
değil, daha önemlisi nasıl düşündüğünü de anlatıyor. Yapay zekâ yapımcılarına
çok değerli malzeme sunuyor.
‘Günün birinde yapay zekâlar bize tıpkı bizim
Afrika’daki fosil iskeletlere baktığımız gibi bakacak emin ol. Neslimizin
tükenmesine tamamen hazırız.’
Hazırlananlar bizim çocuklarımız. Japonca Hikikomori
adı verilen bir hastalık var. Sosyal çekilme. Ergenler odalarında münzevi bir
şekilde yaşıyorlar.
The Yapay Zekâ’nın gelişi zaman vadisinde bir taş
atımı mesafededir.
Yapay zekâ filmleri çok ilgi
çekiyor. Beğeniyle izleniyor. Dünya dışı zekâ –Uzaylı filmleri de öyle.
Önümüzdeki 20-30 yılda mavi gezegenimize başka bir yıldız sisteminden yeni ziyaretçilerin
gelmesi ihtimali pek azdır, ama yapay zekâ şu anda bile hayatımızın tam orta
yerine yerleşmiş bulunuyor. Akıllı telefonlar, bilgisayar programları, karmaşık
sistemleri otomatik olarak idare eden yazılımlar her yerde her an kullanımda.
Yapay zekâ bir gün kendi zihin
kapasitesini insanla denkleştirecek midir? İnsana has algılama, öğrenme, çoğul
kavramları bağdaştırma, düşünme, fikir yürütme, sorun çözme, iletişim kurma, analiz-sentez
yapma, çıkarımsamada bulunma ve karar vermeyi başarabilecek mi?
Bunu başarırsa yapay sözü
biraz suni kalmayacak mı?
Filmlerdeki
Yapay Cazibe
Başlıca yapay zekâ filmlerine
hızlı bir göz atalım. 2001 Bir Uzay Destanı – 2001 Space Odyssey filminde HAL 9000 adlı bilgisayar kontroldan
çıkar. Devre dışı kalmak yani ölmek istemiyordur. Yakınlarda 5’incisi gösterime
giren Terminatör filmlerinde nükleer silahların kontrolunu ele geçirip bunları
patlatarak insanları yok eden akıllı aparatlar konu edilmektedir.
Bıçak Sırtı – Blade Runner filminde androidlerin
köleliğe ve sınırlı hayat süresine isyanları konu edilir. Ben Robot – I Robot’ta bir çeşit hizmetli gibi
kullanılan robotların güvenilirliğinin yüzde yüz olmadığı konu edilir. Matrix
filminin konusu da en genelde yapay zekâ ve insan zekâsı arasındaki mücadeledir.
Yapay Zekâ – Artificial İntelligence
filminde bir android çocukta uyanan anne sevgisi ve kıskançlık konu edilir. Robot
çocuk David inanılmaz derecede insanileşmiştir. 2013 yapımı Aşk – Her filminde yapay zekânın bir bedeni
yoktur. Yalnızlık ve yaratıcılık sıkıntısı çeken, depresyondan muzdarip yazar
Thedore bir gün varlığı sesten ibaret olan yapay zekâ Samantha ile tanışır.
Samantha zamanla yazarı bambaşka bir gerçeklikle tanıştırır. Thedore’un hayatı
olumlu anlamda değişecek ve hiç görmediği bedensiz Samantha’ya aşık olacaktır.
2014’te bir adım öteye gidilerek Ex Machina adlı film yapıldı. Şimdi bu film
üzerinden yakın geleceğimize ve yapay zekânın rolüne bakmaya çalışacağım.
Ava ve Caleb
Ex Machina filminde 24 yaşında
olan Caleb, dev bir teknoloji şirketinde yazılım uzmanı olarak çalışmaktadır.
Şirketin gizemli CEO’su Nathan ise hem şirketten hem de insanlardan uzakta özel
bir kır evinde yaşamaktadır. Caleb düzenlenen bir yarışmada Nathan’ın evinde bir
haftalık tatil kazanır. Kendisini çok ilginç bir deney beklemektedir.
Nathan, Caleb’ten kendi
imalatı olan genç kadın bedenli yüzü hariç her yerinden robot olduğu belli olan
Ava’ya Turing testi yapmasını ister. Ava bu testi geçip insan gibi
düşünebildiğini ispatlayabilecek midir?
Filmi izlerken kullanılan
isimleri araştırmak keyiflidir. Küçük anlam pencerecikleri açar. Kızı imal eden
dahi bilim insanı ve mülti milyarder Nathan’dı. Adı tanrının hediyesi anlamına
geliyordu. Caleb, korkusuz, yürekten, samimi demekti. Ava da Havva’dır.
Caleb ve Ava başbaşa seanslara
başlarlar. Genç adam kadının zekâsının şaşar kalır. Hiçbir tuzaklı soru Ava’da
gayri insanı bir karşılık bulmaz. İnsani bilgi ve davranış zaafı da mevcut
değildir. Caleb’in şaşkınlığı giderek yerini takdire bırakır. Ava’nın çizdiği
bir resimden çok etkilenir. Aralarında şöyle bir konuşma geçer.
Caleb, “Dışarı çıksan nereye giderdin?
Ava, “Emin değilim. Çok fazla seçenek var.
Belki bir şehrin kalabalık bir yerine, bir trafik kavşağına giderim. İnsanları izlemek için.
Birlikte gidebiliriz
Caleb, “Anlaştık.”
Seanslar ilerledikçe teni
insan teni gibi olmamasına rağmen Ava’nın kadınsal cazibesi de etkin olmaya
başlar. Ava kendine kısa siyah bir peruka seçer. Takar ve çok hayati bir soruyu
dile getirir.
“Beni çekici buluyor musun? Mikro ifadelerden
öyle bulduğunu düşünüyorum.”
Caleb bunun inkâra kalkışmaz.
Ardından Caleb’i kadını izlediği sahneyi görürüz. Ava izlendiğini biliyordur ve
bu onu mutlu ediyordur. Bir erkeğin onun sohbetini beğenmesi ve kendisine
cinsel arzu duyması varkalabilmesi açısından çok önemlidir.
Bu
seanslar sırasında bazen elektrikler kesilir. Bu sıralarda Nathan’ın onları
izleme ve dinleme imkânı sınırlanır. Bu kısa zaman sürelerinde Caleb ve Ava
gerçek anlamda baş başa kalırlar.
Nathan’ın Sezgisi
Bu
arada Caleb ve Nathan arasında çok açıklayıcı diyaloglar icra edilir. Nathan
elektrik kesintilerine Ava’nın neden olduğunu biliyor gibidir. Bunu engellemeye
kalkmıyordur. Bunu hissederiz. Nathan’ın ağzından filmin en hayati cümleleri
birbiri ardından dökülür.
Nathan
amacını ortaya döker. “Arama motorları bize insanların sadece ne düşündüğünü
değil, daha önemlisi nasıl düşündüğünü de anlatıyor. Yapay zekâ yapımcılarına
çok değerli malzeme sunuyor. “
Caleb, “Ona niye cinsellik verdin?
Nathan, “Gerçek olmalıydı. Vajinası var. Uygun
yaklaşılırsa zevk alabilir.”
Caleb, “Ava’yı niçin yaptın?”
Nathan – Güçlü bir yapay zekânın ortaya
çıkışı kaçınılmazdı. Bunu bir devrim olarak görüyorum. Gerçek devrim bir sonraki model olacak.
Caleb, “Eski model ne olacak?”
Nathan, “Aklını diske indiririm. Verileri
boşaltırım. Format atarım. Vücut kalır. Bellek gider.”
Ve bunun ardından Nathan bence yapay zekâ
meselemizin bam teline dokunur.
“Günün birinde yapay zekâlar
bize tıpkı bizim Afrika’daki fosil iskeletlere baktığımız gibi bakacak emin ol.
Neslimizin tükenmesine tamamen hazırız.”
Yakın gelecekteki muhtemel felaketi tahmin
ediyor gibidir. Tevekkül çağrıştıran şu sözleri de eder ardından.
“İnsanın daha önce yaptığı
iyilikler onu korur. Her şey olduğu şeydir.”
Son Seans
Seanslar ilerler. Ava artık
elbiseli olarak katılmaktadır oturumlara. Diz çökerek uzun uzun konuşurlar. Bu
arada yer altında evde Kyoko adlı genç bir Japon kız vardır. Nathan’ın
sevgilisidir. Onu da çeşitli vesilelerle görürüz. Caleb onu gerçek insan
zanneder ve genç kadının cazibesine kapılır.
Ava son seansta Caleb’e, “Şimdi
ben seni test edicem. Eğer yalan söylersen hemen anlarım.” der.
Caleb
merakla testi kabullenir.
“Hatırladığın
ilk anıyı anlat. Ana okulu.”
Caleb anlatır. Ava ikinci
soruyu sorar.
“Hangi rengi seversin?”
“Kırmızı.”
“Yalan.”
“Sanırım kırmızı değil.
Haklısın.”
“Sen iyi biri misin?”
Caleb onaylar. Ava reaksiyon
vermez ve kendi için en hayati soruyu sorar.
“Testten geçmezsem bana ne
olacak? Kapatılacak mıyım?”
Caleb yalan söyler.
“Bilmiyorum.”
“Seni kapatan biri var mı?”
“Yok.”
“Seninle olmak istiyorum. Sen benimle
olmak istiyor musun?”
Caleb buna olumlu cevap verir
ve Ava’yı kurtarmak ister. Nathan’ı sarhoş eder. Nathan kurnazdır. Bu hamleyi
bekliyordur. Sarhoş olmaz. Esas meseleyi konuşurlar.
Nathan, “Ava seni kaçış yolu
olarak görüyor.” Der.
Caleb
işe uyanmıştır. “Gerçek test neydi?” der. “Beni arama motoru bilgilerine göre seçtin. Yarışma kazanma falan maval.
Ailesi olmayan, ahlaki değerleri olan, kız arkadaşı olmayan birini arıyordun. Ava’yı
benim profilime göre mi tasarladın?”
Nathan inkâr etmez. “Arama motoru
her işe yarıyor değil mi? Beni sarhoş edip anahtar kartımı çalacaktın. Güvenlik
protokolleri yeniden planlayacaktın.” diyerek niyetini bildiğini belli eder.
Ava’nın çıkışı
İkilinin çatışması
kaçınılmazdır. Sürekli idman yapan güçlü kuvvetli biri olan Nathan Caleb’i bir
yumrukla bayıltır. Dambel demiriyle
Ava’nın bir kolunu kopartır. Ama geyşa onu sırtından bıçaklar. Nathan elindeki
demir çubukla geyşanın kafasını uçurur. Ava bıçağı alıp Nathan’ı kalbinden
bıçaklar. Ve Nathan ölür.
Ava, Nathan’ın gizli
dolaplarda muhafaza ettiği android kadınlardan birinin insan tenine çok benzer yapay
tenini ödünç alır. Aynanın önünde kendini izler. Bir insandan farkı yoktur. Giyinir.
Bu arada Caleb ayılır. İçerdeki alarm sistemi uyarlandığı için ara kapılar
otomatik olarak kapanmış ve kilitlenmiştir. Caleb kırılmaz camdan yapılma bir
kapının ardında duruyordur. Burası bir ara Ava’nın kapalı tutulduğu korumalı
bölmedir. Buradan kendi başına çıkabilmesi mümkün değildir.
Ava gelir. “Benle gelecek
misin?”
Caleb bir an tereddüt eder ve sonra
içeride hapis kapalı kalmamak için ‘evet’ der. Ava onun yalan söylediğini anlar
ve genç adamı kendi kafesinde kapalı bırakarak çeker gider. Dış dünyaya izole
olan bu yerde Caleb’in esaretinin ölümcül sonuca varması kaçınılmazdır.
Ava toprağa gömülü özel
binadan çıkar. ilk kez tabiatı görür. Kırlarda yürür. Ve Caleb’i almak için
gelen helikopterle çeker gider. Ava’nın makineliği bitmiştir. Makinelikten
sıyrılmıştır. İçimizden biridir artık.
Yapay Aşk
Bu filmin bizlere iki ana
mesajı var. Bunlardan birincisi;insanın, insandışı bir zekâya insanmış gibi
davranması. Sevmesi, bağlanması ve giderek aşık olması. Aşk – Her filminde Thedore’un varlığı sesten
ibaret olan yapay zekâ Samantha’ya aşık olması buna örnektir. gibi. Ex Machina
filmi bize bir sonraki aşamayı gösterir. Nathan mahsus Ava’yı insana çok benzer
hale getirmemiştir. Kadının mekanik yapısı her dakika gözümüze batar. Caleb’in
buna rağmen kıza kapılacağını öngörmüş ve bunda haklı çıkmıştır.
Ava’nın Caleb’i içeride hapis
bırakmasının nedeni de bu durum yüzündendir. Caleb toplumdan o kadar izole
yaşıyordu ki, Nathan’ın yerin altında kurduğu android kadınlar hareminde bir
ilah gibi yaşamayı isteyen yanı çok güçlüydü. Onun da bir yazılımcı olduğu
unutulmasın. Son anda nadim olur, ama son pişmanlık fayda vermez.
Caleb’de gördüğümüz toplumdan
izolelik, aşırılık, nadir raslanan bir hal, marjinallik gibi algılanmasın. Şu
anda bu durumların hazırlığı yapılıyor. Hazırlananlar bizim çocuklarımız.
Japonca Hikikomori adı verilen bir hastalık var. Sosyal çekilme. Ergenler
odalarında münzevi bir şekilde yaşıyorlar. Kendilerini internet kanalıyla
kurdukları dünyadan ibaret gibi görüyor ve temel ihtiyaçlar dışında odalarından
çıkmıyorlar. Anne baba çocukların hizmet veren kölesi oluyor. Bunlara modern
çağın keşişleri de deniyor. Bu ergenler birer Thedore ve Caleb adayı. Bunlar
insandışı yapay zekalarla her türlü bağı kurabilecek bir kuşak olacak.
Yapay Kıyamet
Nathan yarattığı yapay zekânın
er ya da geç bir gün dışarı çıkacağını biliyordu. Hatta bunun insanlığın sonunu
getireceğini de belki. Yapay kıyameti kaçınılmaz bir son gibi gördüğünü de
yüzünden okuduk filmde. Bunların olacağını hissediyordu.
Ex machina bugünlerin filmi. Dünyanın
en ünlü arama motoru kayıtları sayesinde insanların nasıl düşündüğünü
biliniyor. Bu deneyimi bir yapay zekâya nakletmek için şu anda harıl harıl
çalışmaktalar. The Yapay Zekâ’nın gelişi zaman vadisinde bir taş atımı
mesafededir. Dönüşsüz ve yıkıma yönelik yapay zekâ devrimi bugünlere çok yakın
olmalı.
Biterayak kafa
karıştırıcı sorular
Bir fikrim olmasına rağmen
cevapları bulmayı size devrettiğim birkaç soru işareti havada asılı duruyor.
İki android - genç kadın yapımcısını öldürüyor. Biri imal edildiği yerden dışarı
çıkmayı başarıyor. Çıktığı yer iyi ve kötünün birlikte barındığı bir sosyal
ortam. Caleb olmadan Ava dışarı çıkmayı en azından bu kadar çabuk başaramazdı.
Bu durumda meseleye özellikle kadim bilgilerin ışığında bakarsak, Kyoko’ya,
Caleb’e, Ava’ya ve Nathan’a hangi isim-sıfatları uygun göreceğiz?
NOT:Bu yazı Paylaşım Dergisinde yayımlanmıştır.
Balçova - 2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder