23 Temmuz 2017 Pazar

16 Temmuz 2016
İlk gece - MİLLET DARBEYİ PÜSKÜRTTÜ
00.20 - Darbe teşebbüsü var. Halk düşmanı hainler kardeşlerini vuruyor. Teröristler asla kazanamayacak ve en ağır cezalara çarpıtılacaklar. Demokrasi ve millet iradesine inananlar galip gelecek. Derin yapı ve Haşhaşiler tarihin lanetli çöplüğünde yerini alacak.
Türkiyemiz tehdit altındadır. Herkes elinden geleni yapmalıdır. Bu uzun bir gece olacak. Bütün gücümüzle karşı koymalıyız. Sonunda demokrat ve milli güçler kazanacak. Ülkeyi paralelci eşkiyaya teslim etmeyeceğiz.
Korsan bildirilere iltifat etmeyin. Sokağa çıkın.
Meydanlarda toplanalım.
Halk en büyük güçtür.
Bunu gösterme zamanı.
02.57 - Meydanlar halkın iradesiyle dolup taşıyor. TRT haşereden temizlendi. Çetenin dikişleri bir bir sökülüyor.
04.03 - Millet Başkomutan'ı duydu. Silahlı güruh çökertilecek.
07.52 - Halkın da desteğiyle darbe girişimi boşa çıkarıldı. Darbeci subaylar gözaltına alındı.
Millet meydanları beklemeye devam ediyor.
Yeni ve onurlu Türkiye'ye selamlar.

DARBE ve İLK 7 SAATİN TURNUSOL ETKİSİ
Sosyal medyadan muntazam bildiri yapan bazıları 15 Temmuz akşamı 23.00 ile sabah 6.00 arasında sessiz kaldı. Hâlâ öyle yapanları var. Sükût ikrardandır.
Darbenin kontrol altına alındığı belli olduktan sonra ‘Darbeye karşıyız’ yazıları belirmeye başladı. Metinlerde özenle ABD, Neo Con, FETÖ, Londra, Cumhurbaşkanına suikast, Haşhaşi vb. kelimeleri kullanılmadı. Meydanlardaki halkın muhteşem ve gönül burkan maneviyatına da mesafeli durdular.
Dünya Tıp Literatürüne ‘Gezizekâ Sendromu’ terimini hediye eden kesim ‘AK Partinin Oyunu, Tiyatro, Cadı Avı Başladı, Kafası kesilen asker, Demokrasi elden gidiyor’ cinsinden tezvirata başvurdu. Fransa’daki ve ABD’deki OHAL’i görmezden gelerek feryadı figanı bastı.
Bunların en dürüstleri daha baştan darbenin başarısızlığından ötürü duydukları teessürü açıkça ifade etti. İçlerinden bazıları 16 Temmuz Cumartesi gününün ilk saatinde hoparlörlerden 10. Yıl Marşı çalarak darbeyi coşkuyla kutladı.
Kısacası ilk 7 saatte ak basen, kara basen iyice belli oldu.
*
23 Temmuz 2016 - KURTULUŞ ve YENİDEN KURULUŞ MÜCADELEMİZ
Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki en büyük terör saldırısıyla karşı karşıya kaldı. Asker üniformalı teröristler Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni bombaladı ve Cumhurbaşkanına suikast düzenledi. Görünürde FETÖ ve androidleri var, ama planı yapan, istihbaratı veren, teröristleri mali olarak destekleyen ABD ve Almanyadır. Bu ikili 45 yıl önce Türkiye’de birlikte darbe egzersizi yapmıştı malum. Bu işten iyi anlıyorlar.
YENİ KURTULUŞ SAVAŞIMIZ 15 Temmuz Cuma günü fiilen başladı.
Çeşitli görüşlerden insanlar ellerinde bayrakları meydanları dolduruyor. Yurt çapında büyük bir çoşku hakim. Var gücümüzle mücadele ederek saldırganlara karşı evelAllah galip gelecek ve YENİDEN KURULUŞ’u gerçekleştireceğiz.
NOT: Hangi görüşten olursanız olun, ya bu onurlu mücadeleden ya da diğer taraftan yanasınız. Bu ağır şartlar altında ahlaken üçüncü bir seçenek mevcut değildir.

*
25 temmuz 2016 –
TANKLARDAN ve GÖNÜLLERDEN EN UZAK NOKTADA: SOL
Darbe öncesinde küçük bir istisnasıyla Türkiye SOL’u, IŞİD’in patronunun iki kardeş kurumu olan FETÖ ve PKK ile aynı hizada, el ele duruyordu. Cumhuriyet Halk Partililer - SOL, 15 Temmuz gecesinde darbeci tanklardan en uzak noktalardaydı. Başlangıçta tencere–tava çalanları, 10. Yıl Marşıyla kutlama yapanları bile oldu. Gönüllerden iyice ırak düştüler.
Kahraman halkımız, milli güçlerimiz Başkomutan’ın arkasında kenetlendi. Cansiperane bir mücadele verildi. Darbe başarısız olunca SOL istemeden ağız ve tavır değiştirdi.
SOL 60 Darbesi’ni kutsadı. Devrim saydı. 80 Darbesi’inde pasif kaldı ve neredeyse kırk yıl mağduriyet türküleri söyledi. 28 Şubatta ise malum suspustu.
Türkiye SOL’u ‘GeziZekâ Sendromu’ teriminin tıp literatürüne kazandırılmasında çok etkin oldu. Bir çapulcu kalkışmasını devrim diye satmaya çalıştı. Böylece tıp literatürüne ‘Sanal Devrim Sendromu’ terimini hediye ettiler.
Kısacası SOL cephesinde bir gelişme yok.



DARBE ve İLK 7 SAATİN TURNUSOL ETKİSİ
Sosyal medyadan muntazam bildiri yapan bazıları 15 Temmuz akşamı 23.00 ile sabah 6.00 arasında sessiz kaldı. Bunu günlerce sürdürenler çıktı. Sükût ikrardandır.
Darbenin savuşturulduğu belli olduktan sonra ‘Darbeye karşıyız’ yazıları belirmeye başladı. Metinlerde özenle ABD, Neo Con, FETÖ, Londra, Cumhurbaşkanına suikast, Haşhaşi vb. kelimeleri kullanılmadı. Meydanlardaki halkın muhteşem ve gönül burkan maneviyatına da mesafeli durdular.
Dünya Tıp Literatürüne ‘Gezizekâ Sendromu’ terimini hediye eden kesim ‘AK Partinin Oyunu, Tiyatro, Cadı Avı Başladı, Kafası kesilen asker, Demokrasi elden gidiyor’ cinsinden tezvirata başvurdu. Fransa’daki ve ABD’deki OHAL’i görmezden gelerek feryadı figanı bastı.
Bunların en dürüstleri daha baştan darbenin başarısızlığından ötürü duydukları teessürü açıkça ifade etti. İçlerinden bazıları 16 Temmuz Cumartesi gününün ilk saatinde hoparlörlerden 10. Yıl Marşı çalarak darbeyi coşkuyla kutladı.
Kısacası ilk 7 saatte ak basen, kara basen iyice belli oldu.
*
KURTULUŞ ve YENİDEN KURULUŞ GECESİ 2 YAŞINDA
Şehit ve Gazilerimizi Minnetle ve Sevgiyle Anıyoruz
Sosyal medyadan muntazam bildiri yapanların önde gelen kimselerin bazıları 16 Temmuz 2016 Cumartesi gününün ilk saatleri ve sabah  aralığında sessiz kaldı. Bunu günlerce sürdürenleri çıktı. Sükût ikrardandır.
Benim Facebook üzerinden ilk kayıtlarım şöyle:
00.20 - Darbe teşebbüsü var. Halk düşmanı hainler kardeşlerini vuruyor. Türkiyemiz tehdit altındadır. Herkes elinden geleni yapmalıdır. Bu uzun bir gece olacak. Bütün gücümüzle karşı koymalıyız. Sonunda demokrat ve milli güçler kazanacak. Korsan bildirilere iltifat etmeyin. Sokağa çıkın.
Meydanlarda toplanalım.
Halk en büyük güçtür.
Bunu gösterme zamanı.
02.57 - Meydanlar halkın iradesiyle dolup taşıyor. TRT haşereden temizlendi. Çetenin dikişleri bir bir sökülüyor.
04.03 - Millet Başkomutan'ı duydu. Silahlı güruh çökertilecek.
07.52 - Halkın da desteğiyle darbe girişimi boşa çıkarıldı. Darbeci subaylar gözaltına alındı.
Millet meydanları beklemeye devam ediyor.
Yeni ve onurlu Türkiye'ye selamlar.

Bu kayıtlara o sırada yazmadığım bir olay var. Gece yarısı bulunduğum yerde birilerinin 10. Yıl Marşı eşliğinde sevinç çığlıkları (Hip Hip Hurra diyenler de vardı) atarak darbeyi kutladıklarına bizzat şahit oldum. Bürokratik vesayet aparatı ellerinden alındığı için zıvanadan çıkmış olan beyaz Türklerdi bunlar. Maalesef Türkiye Cumhuriyeti ve devletimize karşı bir FETÖcü ölçüsünde tehdit dozu taşıyorlar.  

Mürekkep yalamış insanlarımızın, sanatçılarımızın, yazarlarımızın bir kısmı geçen zaman içinde ABD-FETÖ Darbesi testinden kötü puan aldı. Yerli ve Milli duruş sergileyemedi. Emperyalin kontrollüsü ve kullanışlısı olmayı tercih etti. Çok yazık!


Bir yıl böyle geçti. Şimdi sıra ‘Demokrasi Nöbeti’nde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder