4 Şubat 2018 Pazar

Entelektüellerin James Bond'u



Harry Palmer - Entelektüellerin James Bond’u


Bir gün elime The Ipcress File  adlı bir kitap geçti. 1962’de basılmıştı. Yazarı Len Deighton adlı biriydi. Gülten Suveren’in çevirisiydi.  1965 yılında Sydney J. Furie yönetmenliğinde filme çekildi. Michael Caine Harry Palmer rolüyle bütün dünya tarafından tanındı. Türkiye’de kitap Ani Tehlike başlığıyla basılmıştı. Film de aynı adla vizyona girdi. Romanda kahramanın bir adı yoktu. Birinci tekil şahıs yazıldığı ve zaman zaman sahte pasaport kullandığı için kitaplarda başkahramanın adı geçmiyordu. Film uyarlamasında ona Harry Palmer adı verilmişti.

Harry Palmer silah taşımayan, yumruk kullanmayan, yemek pişirmeyi seven, mali sıkıntı içinde yüzen bir İngiliz gizli servis ajanıydı. Kitapta bilginleri kaçırıp beyinlerini yıkayan bir şebeke anlatılmaktaydı. Harry Palmer, soğuk nane, android prototipi Holmes, Victorian koket Miss Marple, kendi gri hücrelerine kara sevdalı Poirot, yumruğuna tükürmüş Mike Hammer, kaslı ve aşırı testosteron yüklü Shell Scott benzeri hafiyeler ve o sıralarda Üçüncü Dünya diye adlandırılan yerleri çok aşağı gören, ahalisinden adeta nefret eden, rijit, seksist, acımasız ve sımsıkı bir soğuk savaş sembolü (şimdilerde artığı) olan James Bond’dan çok farklıydı. Okurları biliyor, kitaplardaki Bond karakteri filmlerde bize gösterilenlerden çok farklıdır. Anglosakson cazibe Sean Connery(kendine biçtiği sıfattır),  esprilektüel yakışıklı Roger Moore ve diğerleri arasında kitaptaki tipolojiye şu ana kadar en çok benzeyeni en sonuncu Bond olan Daniel Craig’tir.

Daha altmışlı yılların başında, dünya Küba kriziyle sarsılırken Harry Palmer üstlerinin iradesi dışında Sovyet albayı Stok’la ortak menfaat alanlarında işbirliği yapabiliyordu. Harika bir mizah yeteneği, özeleştiri ve ince alay yüklü diyaloglar, ilerici politik görüşlerin yumaklandığı çözümlemeler, vuruşmasız ve dövüşsüz yaratılan gerilim sanatıyla bezeli metinleri okumak  bana yepyeni bir bakış açısı kazandırmıştı.

Harry Palmer dizisinde yer alan ikinci kitap 1966’da gene Başak yayınları tarafından Canavar Dişi başlığıyla basılan  Horse Under Water (Orijinal baskı1963)’dı.  Harry Palmer Portekiz’de batık bir denizaltıda bulunan ünlü Weiss listesini, Avrupa’da Nazilerle işbirliği yapmaya hazır kimselerin listesini bulmaya yollanır ve çok daha karmaşık bir oyunun içine gömülür. Onu Berlin’deki Cenaze- Funeral in Berlin (1964), Milyarlık Beyin - A Billion Dolar Brain (1966),  Casus Hikâyesi -  Spy Story (1974), Dünkü Casus - Yesterday Spy (1975) Güneş Yayınları tarafından 1990 yılında basıldı.  Pırıl Pırıl Küçük Casus - Twinkle Twinkle Little Spy (1976) gibi polisiye-casusluk türünün klasiği denebilecek kitaplar izledi. İkinci Dünya Savaşı ve sonrasının politik ve ideolojik satranç oyunlarını derin araştırmalarıyla geniş bir yelpazeden okurlarına sunan yazarın Pırıl Pırıl Küçük Casus’u bildiğim kadarıyla Türkiye’de basılmadı.

Harry Palmer dizisinden The Ipcress File, Funural in Berlin ve A Billion Dollar Brain filme çekildi ve genç aktör Michael Caine’in parlamasında çok ciddi bir rolü oldu. O yılların süper bir dedektif-casus  filmi olarak damgalandı. Harry Palmer bir ara James Bond kadar ünlüydü.

1995 yılında, The Ipcress File’dan tam otuz yıl sonra artık Sir ünvanlı olan Michael Caine, St. Petersburg Gecesi - Midnight in St. Petersburg  ve Bu Kurşun Pekin’e - Bullet to Beijing kitaplarından uyarlanan filmlerle iki kez daha Harry Palmer rolüne çıktı. Aradan zaman geçmiş, Berlin duvarı yıkılmıştı. İlgi Orta Doğu’ya ve Pasifik’e yönelmişti. Piyasaya yeni hasım olarak Müslümanların sürümü yapılıyordu. Avrupa dergileri ve  gazetelerinin bazıları bu filmler için Entelektüellerin James Bond’u başlığını kullandı, ama esas revaçta olan diğer Bond’tu.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder